Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr – Ali İstek Bilal (51), bir birincisi gerçekleştirmek için güçlü bir uğraşa hazırlanıyor. Spor akademisi mezunu olan, spor eğitmenliği ve spor yöneticiliği yapan Ali İstek Bilal,?triatlon, Ironman ve maraton kollarında programlar yazıp sportmen çalıştırıyor. Türk sportmen, Antarktika’nın deniz kıyısından başlayıp Güney Kutbu’nda son bulacak olan projesinde, Türk bayrağını kutup noktasına dikmek için uğraşacak. Kayakla ilerleyip tüm ekipman ve yiyeceklerini 100 kiloluk kızakta taşıyacak. Seyahatte ilerlemesi, uydu üzerinden takip edilebilecek ve bu müddette çekimler yaparak, epey etkileyici bir günlük tutacak. Pekala Ali İstek Bilal’i hayli savlı olan bu projeye iten ne oldu? Seyahatini nasıl gerçekleştirecek?
‘HİÇBİR TÜRK’ÜN KEŞFETMEDİĞİ BİR YERİ KEŞFET’
Spora 5,5 yaşında ailesinin takviyesiyle jimnastik ile başlayan Ali İstek, üniversite imtihanında şuurlu olarak soruları yanlış cevaplayarak ailesinin istediği turizm kısmını kazanmadı. Balkan şampiyonu ve dünya üçüncüsü olduğu için spor akademisine gitme hakkını kullanarak spor alanından devam etmek istedi. “Annem o kadar dikkatliydi ki 300 metre uzaktan kürek çekenin ben olduğumu anlardı” diyen Ulusal Sportmen Ali İstek Bilal, “Gecenin bir yarısı idmandan meskene geldiğimde üşenmeden yine yemek hazırlardı, hatta idman formalarımı bile ütülerdi. Kız kardeşimin de hakkını yemeyeyim, her ne kadar söylene söylene yapsa da idmandan sonra kalori gereksinimim yüksek olduğu için kocaman sandviçler hazırlardı” ifadelerini kullandı.
Kendini her vakit bir tabiat atleti olarak gördüğünü söyleyen Ali İstek Bilal, “Bundan 12 yıl evvel, sevgili Nasuh Mahruki ile sohbet ederken ona, ‘Ben bir yerleri keşfetmek istiyorum lakin dünyada keşfedilmemiş yer kalmadı, ne yapmalıyım sence?’ dedim. O da bana, ‘O halde hiçbir Türk’ün keşfetmediği bir yeri keşfet’ dedi. O an başımda bir ışık yandı ve ‘Kutuplara gitmeliyim’ diye düşündüm. 12 yıldır bu hayalle yanıp tutuşuyorum ve çalışıyorum” diyerek karar verme sürecini şöyle anlattı:
“Kutuplara nasıl gidilir diye araştırdığımda, yalnızca bir şirketin orada lojistik hizmet verdiğini öğrendim. Bu şirket, maceracılara Antarktika’ya uçuş sağlıyor ve oradaki güvenliklerini temin ediyor. Hatta Antarktika’da yapılan maraton yarışlarına bile katılabilirsiniz. Fakat kutuplarda tek başınıza ve yardımsız yürümek istediğinizde işler değişiyor. Müracaat yaptığımda 6 sayfalık bir soru formu yolladılar ve hepsini doldurdum. Fakat karşılık ‘Sana müsaade veremeyiz’ oldu. Şaşırdım ve onlara, ‘Türkiye’den benim üzere güçlü bir sportmen çıkmaz, nasıl olur da beni kabul etmezsiniz?’ dedim. Onlar da, ‘Evet, çok düzgün bir sporcusun. Lakin çok sıkıntı şartlarda hayatta kalma tecrübenin yok’ diye yanıt verdiler. Düşündüğümde haklı olduklarını anladım. Eksi 40 derecede ocak yakmayı ya da 100 kilometrelik rüzgarda çadır kurmayı bilmiyordum.”
KAR VE BUZ ERİTEREK SU MUHTAÇLIĞINI KARŞILAYACAK
Aldığı yanıttan sonra “Bu tecrübeyi nasıl kazanabilirim?” sorusu üzerine düşünen Tabiat Sportmeni Bilal, dünyada bu tip eğitimler veren 5-6 şirket olduğunu ve sahiplerinin daha evvel hem Güney hem de Kuzey Kutbu’nda rehberlik yaptığını öğrendi. Bir adediyle anlaştı ve 2 yıl sürecek bir eğitim planı hazırladı. Kuzey Kutbu’na en yakın ada olan Svalbard’a gidip buzullarda eğitim aldı. Ayrıyeten Estonya ve Lapland’de kış kampları yaptı. En sonunda, Güney Kutbu kaşifi Roald Amundsen’in idman yaptığı Hardangervidda platosunda 21 gün süren solo bir ekspedisyon (bol ölçüde iniş çıkış içeren yüksek irtifa tırmanışı) gerçekleştirdi. Bu ekspedisyon sırasında Antarktika’da kullanacağı materyalleri test etti ve uydu telefonuyla irtibat sağladı.
Aldığı eğitimler sonucunda şirket, Güney Kutbu’na solo yürüyüş müsaadesi verdi. Ulusal Atlet Bilal, kutba bayrak dikme projesinin bir birinci olmasının yanı sıra bu süreçte sıfıra yakın atık üretmeyi de hedefliyor. Bilal, tüm elektrikli aletlerini güneş gücüyle çalıştıracak ve hiç atık bırakmamak ismine yalnızca kendi kas gücüyle 1000 kilometre giderken çöplerini de yanında götürecek. Ayrıca yanında hiç su taşımayacak ve 2 ay boyunca kar ve buz eriterek bu muhtaçlığını karşılayacak. Böylece plastik su şişesi atığı da olmayacak. Bir insanın günde 1.5 kilo atık ürettiği dünyamıza Ali İstek Bilal, günde yalnızca 2 gram yemek poşeti atığı üretecek. Bu da 2 ayda toplam 1.5 kilogram atık manasına geliyor.
‘EKSİ 40 DERECEDE 100 KM’LİK RÜZGARA KARŞI YÜRÜYÜŞ’
Ailesinin bu seyahate nasıl reaksiyon verdiğini sorduğumuz Ali İstek Bilal, sevdiklerinin seyahatine olan yansılarını şöyle tabir etti:
“Zavallı annem. Zavallı diyorum zira ben çocukluktan beri binaların zirvesinden iple inerken yahut ismini bile bilmediğimiz yerlerde müsabakalara giderken daima dualarla uğurlardı. O yüzden alışık diyelim. Eşim Göksu, bu işi yapmamı hiç istemedi. Aylarca güya ben bu işe hiç hazırlanmıyormuşum üzere davrandı. Fakat sonunda benim en büyük destekçim o oldu. Yazılarımı düzeltir, e-postalarımı denetim eder ve maddi hesaplarda bana yardımcı olur. Elhasıl en büyük takviyesi eşimden aldım. Öğrencilerim ve dostlarım ise her vakit ‘Kaptan ARB, sen esasen bu işi yaparsın’ dediler.”
Planlanan seyahatini, “Eksi 40 derecelik bir buz çölünde ardınızda 100 kiloluk bir kızak ve 100 kilometrelik rüzgâra karşı bin kilometre yürümeniz gerekiyor” diyerek anlatan Bilal, “Bu sırada ne konuşacak ne de hislerinizi paylaşacak biri var. Fırtınada, donmuş gözlüklerinizin ortasından pusulaya bakarak ilerlemek, donmuş burun deliklerinizden nefes almaya çalışmak, çadırı rüzgâr altında kurmak ve soğuktan katılaşmış ellerle ocağı yakmak… Bütün bunlar başlı başına bir macera. Eminim en yalnız hissedeceğim an, uçağın beni buzun ortasına bırakıp gittiği an olacak. Uçağın ufukta kaybolduğu ve o sonsuz beyaz boşlukta tek başıma kaldığım an, en büyük macera olacak. Bu maceranın sonunda ise ulu Türk bayrağımızı birinci kutba kadar taşıyıp birinci kez orada dalgalandırmak benim için en büyük onur olacak” dedi.